Filipinler, kalabalık mega kentleri, 20’den fazla aktif volkanı, dünya mirası 2.000 yıllık pirinç tarlaları, 100’den fazla etnik toplulukları, şahane tropikal adaları ve güler yüzlü insanlarıyla Asya’nın kıyısında, fantastik denilebilecek ülkelerinden birisi. 7.000 ‘den fazla adasıyla dünyanın en uzun kıyı şeridine sahip ülkelerinden olan Filipinler’in, adalarının ve kumsalların güzelliği tahmin etmek çok zor değil.
Tropik bitkileriyle harika manzaralar sunan adaları, bozulmamış beyaz kumlu kumsalları, yağmur ormanları, doğa harikası ilginç yerleri, gelişmiş otel ve hizmet kültürü, her türlü yemeği bulabilme şansı ve en önemlisi belki de fiyatların ucuzluğu ile beni kendisine çekmişti. Ülkemize çok uzak olsa da gezilecek ve görülecek yerlerinin güzelliği ile daha fazla ilgiyi hak ediyor.
Filipinler Hakkında Bilgi
Büyük Okyanus’un batısında, Asya kıtasından 966 km açıkta bulunan Filipinler’i oluşturan 7,107 adanın, ancak 880’inde yerleşim bulunuyor. 4,000 adanın ise hala ismi yok. Adaların bazıları mega metropollere ev sahipliği yaparken, bazıları ise ancak üzerinde uzanılıp güneşlenecek büyüklüğe sahip. Filipinler, doğu ve kuzeydoğuda Filipin Denizi, batı ve kuzeybatıda Güney Çin Denizi, güneyde ise Celebes Denizi ile çevrili. Dünyanın en uzun kıyı şeridine sahip ülkeler arasında 4. sırada yer alıyor, tam 36,289 kilometre.
Filipinler’in başkenti Manila’nın da bulunduğu Luzon, orta kesimde Visayas ve güneyindeMindanao olmak üzere başlıca üç ada grubu bulunuyor. Bu 3 ada grubu ise 17 bölge, 80 vilayet, 138 şehir ve 1,496 belediyeye bölünmüş. Başkent Metro Manila 12 milyona yaklaşan nüfusu ile ülkenin en büyük şehri.
Filipinler Tarihi
Filipin Adaları’na ilk Malaylar göç etmiş ve bunu Hintli ve Çinliler takip etmiş. Portekizli kaşif Ferdinand Macellan, 1521’de Filipinler’e varan ilk Avrupalı olmuş. Ünlü denizci Macellan, yerli savaşçıların lideri Lapu-Lapu ile girdiği bir çatışmada öldürülmüş.
333 yıl boyunca İspanyol hakimiyetinde kalan ülkenin ismi, İspanyol Kralı II. Filip’ten geliyor. İspanyollar 1565’ten itibaren 333 yıl ülkeyi sömürge olarak kullanmış. 1898’da İspanyol-Amerikan savaşı sonrası Amerikalılar, 20 milyon dolar ödeyerek Filipinleri İspanyollardan satın almış. Filipinler Cumhuriyeti ise resmen 1946’da kurulmuş.
Filipinler Yaşam
Filipinler oldukça kalabalık bir ülke. Özellikle metropol şehirler; Başkent Manila ve Quezon City sokaklarında bu çok kolay fark ediliyor. Bu şehirlerde kalabalık ve gürültülü caddeler, tıka basa dolu metro istasyonları ve jeepneylerin altüst ettiği bir trafik içerisinde yaşam sürüyor. Egzozdan kaynaklı ciddi bir hava kirliliği insanı rahatsız ediyor. Manila merkezindeki caddelerin biraz dışına çıkıldığında, teneke evlerden yapılmış barakalarda yaşayan yüzbinlerce insan dikkat çekiyor. Kucağında daha 1 yaşını doldurmamış bebekle, kaldırımda kartonda yaşayan bir çift görmüştüm.
105 milyonu aşan nüfusuyla Filipinler, dünyanın en fazla nüfus artışına sahip olan ülkelerinden birisi. Ülkede okur yazar oranı çok yüksek; 2003 verilerine göre halkın %92.5’i okur-yazar. Filipince ve İngilizce ülkede resmî dil olarak kullanıyor. Ferdinand Macellan’ın 1521’de ülkeye gelmesiyle Filipinler Hristiyanlıkla tanışmış ve ülkenin yaklaşık %86’ı Hristiyan dinine mensup. 14.yüzyılından itibaren İslamiyet’le tanışan Filipinler’in yaklaşık olarak %10’u Müslüman. Müslümanların çoğu ülkenin güneyindeki Mindanao adasında bulunuyor.
Filipinler Gezilecek Yerler
İster sualtına aşık bir scuba dalışçı, ister kayalıklardan atlamayı seven maceraperest, ister bembeyaz kumlarda tembel tembel yatmayı seven bir tatilci, ister yerel lezzetlere düşkün bir gurme, isterse etnik kültürleri ve inançları öğrenmeyi seven bir araştırmacı olun; Filipinler beklentilerin hepsini karşılayacak bir ülke.
Her biri bir post kartı görünümünde olan çarpıcı kireçtaşı kayalıklarının olduğu El Nido, gece hayatı ile renkli Angeles City, Avustralya’daki dünyanın en büyük mercan resifi Great Barrier Reef’ten sonra gelen, dünyanın en büyük 2. mercan resifi Apo Reef, zararsız dev köpekbalığı balinalarıyla dalış yapılabilecek Donsol, turkuaz renkli deniz kıyısında kumları inci gibi parıldayan Boracay; nesilden nesile süren geleneksel benzersiz tarım ile 2000 yıllık UNESCO Dünya mirası Batad ve Banaue çeltik tarlaları, bir zamanlar kafa avcısı yamyamlar iken şimdilerde barış içinde yaşayan kabileleri ile Filipinler keşfedilecek gerçek bir hazinedir.
Eğlence vadeden, şahane plajlar, dost canlısı yerli halk ve olağanüstü bir doğa. Filipinler’de gezilecek yerleri bu sayfaya sığrdırmak zor olsa da, ilgi çeken bazılarını sıralamak istedim.
Manila
Manila’yı ilk görenlerin aklına kaos gelecektir. Her biri trafik canavarı olan gürültülü jeepneylerin tıkadığı trafik, korna sesleri, çöp dolu idrar kokan sokaklar, yol kenarlarında yatan çıplak insanlar, dilenen çocuklar, sokak satıcıları… Yoksul yaşamlarını köylerde bırakıp, umutlarla şehre sığınmış insan yığınlarının yaşadığı bu şehir, tüm bunlara rağmen Asya’da en fazla expatın (ülkeye yerleşmiş yabancılar) yaşadığı başkentlerin başında geliyor.
Malay, İspanyolca, Amerikan, Çin ve Arap kültürü etkisi altında harmanlanmış bir şehir olan Manila, İspanyol döneminden kalma eski kilise ve katedralleri, renkli gece hayatı ve alışveriş ile öne çıkıyor. Gökdelenleri, plazaları ve lüks otelleri ve gece kulüpleri ile Makatibölgesi orta ve üstü bütçeli gezginlere hitap ederken, Adriatico Caddesi ise düşük bütçeli sırt çantalı gezginler için uygun. Her iki bölge çevresinde çok sayıda hostel, otel, restoran, gece kulübü ve barlar bulunuyor.
Manila gezilecek yerler; 1589 yılından kalma San Agustin Church, Asya’nın ilk üniversitesi University of Santo Tomas, ulusal kahraman Dr. José Rizal’ın anıtının da bulunduğu Rizal Park ve Manila Bay, Ulusal Müze, Greenbelt Park ve 4,5 km uzunluğunda olup, kilise, okul ve bazı yerlere ev sahipliği yapmış tarihi Intramuros surları görülebilir
Manila OtelleriBanaue
Filipinliler Banaue çeltik tarlalarını, dünyanın sekizinci harikası olarak adlandırıyor. 2000 yıl önce Ifugao kabilesi tarafından işlenmeye başlanan bu alanlar UNESCO kültür mirası listesinde de yer alıyor. Filipinler’deki Cordillera Dağı’nda uzanan pirinç tarlaları, 1500 metre yükseklikte, 10,360 km karelik alanı kaplıyor. Manila’dan 9-10 saatlik bir otobüs yolculuğu ile Banaue kasabasına ulaşılabiliyor. Banaue’de ATM olmadığından cepte mutlaka nakit Peso olması gerekiyor. Herhangi bir tur paketi almadan köy çevresindeki pirinç tarlaları gezilebilir. Bontoc kasabası yönüne uzayan yol boyunca yürüyerek şahane manzaraların tadı çıkarılabilir.
Batad
Banaue’nin doğusunda yer alan Batad Köyü, etnik yapısı ve UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan çeltik tarlaları ile ünlü. Vadide amfi tiyatro gibi yükselen ve esilden nesile aktarılan geleneksel tarım yöntemleri ile çeltik tarımı yapılan bu yer, serin iklimi, şahane doğası, şelaleleri ile de keyif verici. Ifugao kabilesi yerel evlerini, giysilerini ve basit yaşamlarını yakından incelemek için uygun bir yer. Banaue’den özel turlar alarak Batad’a gitmek mümkün. Halk otobüslerine binip, Batad Köyü yol ayrımında inip 1 saatlik bir trekking ile Batad köyüne ulaşılabilir. Köyün gece serin havasına uygun kıyafetler bulundurmalı. Köyde homestay veya basit odalar tarzında konaklama seçenekleri bulunuyor. Tappiyah Şelalesi mutlaka görülmeli.
Batad Otelleri: Rita’s Mount View Inn
Sagada
Dağların arasında, binlerce yıl öncesinden gelen kendine özgün kültürüyle dikkat çekenSagada, doğal güzellikler ve sıcakkanlı kabile insanları ile görülmeye değer bir yer. Luzon adasının kuzey doğu ucunda Cordillera dağlık bölgesinde bulunan Sagada, Manila’nın 140 km kuzey doğusunda yer alıyor. Doğa yürüyüşü, mistik mağaraların keşfi, şelaleler ve tarihi ve kültürel yerleri ile görmeye değer bir yer. Banaue ve Batad gezisi sonrası Bontoc kasabası üzerinden Sagada’ya ulaşılabilir. Igorot kabilesi ve bunun 6 alt etnik grubunun yaşadığı küçücük kasaba, asılı tabutlar geleneğine sahip dünyadaki birkaç yerden birisi olarak dikkat çekiyor. Sagada, yerli kültürü, şarkıları, dansları ile ilgi çekici bir yer. Trekking rotaları, şelaleleri, mağaraları gezilecek yerlerin başıdan geliyor. Mağara gezilerinimutlaka rehber eşliğinde yapmak şart. Benim gibi delilik yapıp tek başına girmemeli!
Sagada Otelleri: The Green House
Baguio
Filipinlilerin yazın sıcaktan kaçıp sığındıkları, yazlık şehir olarak geçen Baguio, deniz seviyesinden 1,500 metre yüksekte yer alıyor. Serin iklime sahip bu dağlık şehir, etrafını sarmalayan, yağmur ormanlarıyla kaplı dağların arasında vadide bulunuyor. Burnham Park, Wright Park ve ünlü Mines View Park gezilecek yerler arasında yer alıyor. Session Road ve Harrison Road ise gece hayatının canlı olduğu yerler. Luazon adasının göbeğinde olan Baguio şehrin, Manila’dan 5-7 saatlik otobüs yolculuğuyla ulaşılabiliyor. Filipinler turu için kısa vakti olanların en fazla 1 gece ayırmaları yeterli.
Donsol
Yaklaşık 3 fil ağırlığında ve ortalama, bir otobüs büyüklüğünde olan dünyanın en iri canlılarından zararsız balina köpekbalıkları, Filipinler’in Luzon Adası’nda yer alan Donsol Koyu’nun derinliklerinde yaşıyor. Yerel adıyla Butandingleri görebilmek için sabah saatlerinde açılmak gerekiyor. Yılın bazı aylarında kıyılara daha yakın bölümlerde yaşıyorlar. Onlarla her temas farklı bir deneyim yaşatabilir.
Donsol Otelleri: AguLuz Homestay, Vitton & Woodland Beach Resorts, Giddy’s Place Inn Donsol, Elysia Beach Resort
Coron
Busuanga Adası, Calamian Group Adaları’ndan birisi ve Coron Kasabası ise bu grubun en büyük yerleşim yeri. Kasabanın karşısında uzanan Coron Adası ise plajları ve üzerindeki dünyanın en güzel göllerinden Kayangan Lake ile mutlaka görülmesi gereken yerlerden birisi. II.Dünya Savaşı’nda buradaki koylara saklanan 12 kadar Japon gemisi Amerikan bombardıman uçaklarınca batırılmış. Forbes Traveler Magazine dergisince dünyanın en iyi 10 dalış yeri listesinde yer alıyor. Batık gemilerde dalış sevenler için kaçırılmayacak bir yer. Coron Kasabası’nın herhangi bir plajı bulunmuyor, buna karşılık etrafındaki onlarca ada beyaz kumları, güzel plajları, kalkerli ilginç yapıdaki kayaları, ada gölleri ile beklentilerin ötesinde bu fırsatı sunuyor. Manila’dan Coron adasına uçak bulunuyor.
Palawan Adası
1700’den fazla adadan oluşan Palawan Adası görmeye değer çok şey vadediyor. Lüks resortlar, şahane plajlar, vahşi yaşam, el değmemiş ormanlar ve milli parklar ile ilgi çeken bir yer. 2007 yılında National Geographic Traveler dergisi tarafından Doğu ve Güneydoğu Asya’nın en çekici adası seçilmiş. Aynı dergide dünyanın en güzel 13. adası olarak da gösterilen Palawan Adası, “olağanüstü güzellikte kara ve deniz manzarasına sahip, biyoçeşitlilik bakımından zengin bir ada” olarak tanıtılmış.
Başkent Manila’da 1 saatlik uçak yolculuğu ile başkent Puerto Princesa’ya ulaşılabilir. Cebu Pacific, Air Philippines ve Zest Air Manila ile Puerto Princesa arasında günlük uçuşlar düzenliyor. SuperFerry ve Negros Navigation şirketlerinin haftalık Puerto Princesa ve Manila arasında sefer yapan feribotları bulunuyor. Havalimanı yakınlarındaki turizm ofisine uğrayıp bilgiler almak mümkün. Ben Coron Adası’ndan, Palawan Adası’nın El Nido kasabasına tekne ile geçmiştim. En uygun Palawan Otelleri için tıklayınız.
Puerto Princesa, Palawan Eyaleti (Palawan Adası) başkenti. Şehir Filipinler’in 38 bağımsız olarak yönetilen şehirlerinden bir tanesi. Ülkenin en yeşil ve en temiz şehri olarak geçiyor. Yeşil alan konusunda haklı olsalar da temizlik konusunda dikkati çekecek kadar değil. Puerto Princesa şehir merkezi çok çekici olmasa da Palawan Adası’nın kendisi Filipinler’in popüler turistik destinasyonlarının başında geliyor. Şehrin 25 km uzağında yer alan Honda Bay, Kelebek Bahçesi ve Palawan müzesi görülebilir. Timsah görmek isteyenler ise Palawan Wildlife Rescue & Conservation Center turlarına katılabilir.
Puerto Princesa Underground River, dünyanın en büyük yer altı nehirlerinden birisi veUNESCO Dünya Mirası listesinde yer alıyor. Dağların altında bir otoyol misali akan, 8.2 km’sine kadar girilebilen yer altı nehri ve mağaralardaki oluşumlar görmeye değer. Puerto Princesa Subterranean River National Park’ta yer alan bu yer altı nehri, Dünyanın yeni harikaları (New 7 Wonders of Nature) listesine girmeyi başarmış. Ayrıca bu milli parkta, 800 bitki, 300 ağaç türü yanında 195 kuş, 30 memeli ve 19 sürüngen türü yaşıyor.
Puerto Princesa Underground River turu yapacaklar, önceden Puerto Princesa’daki turizm ofisinden rezervasyon yaptırmaları gerekiyor. Bireysel gitmek isteyenler ise Sabang köyüne sabah erken saatlerde gidip, tura çıkan teknelerden boş yer olanlarına dahil olabilirler. Aksi halde tüm tekne ücretini ödemek gerekiyor (700 Peso). 2 kişiden fazla seyahat edenlerin bireysel plan yapması daha ekonomik olabilir.
Puerto Princesa Otelleri: Sunlight Guest Hotel, Blue Lagoon Inn & Suites, Hotel Centro Puerto Princesa City, Banwa Art House
El Nido
Eğer deniz, kum, güneş ve iyi yemek arıyorsanız El Nido tam size göre. El Nido, Palawan Adası’nın kuzey doğusunda bulunuyor. Hükümetçe koruma altına alınmış bölge, ilginç kireç taşı kayalarından oluşan şahane ve ilgin görünümlü adaları ile dikkat çekiyor. Milyonlarca yıl kireçtaşı kayalıklarının yağmur, dalgalar ve rüzgarla aşınması neticesinde bölgede çok sayıda mağara, lagün, gizli koylar oluşmuş. Oldukça renkli bir denizaltı hayatı bulunuyor; mercanlar, balıklar ve deniz kaplumbağaları… El Nido ve çevresinde 30’dan fazla dalış noktası bulunuyor.
Sırtını yüksek dağlara dayamış salaş kasabası ise birkaç caddeden oluşuyor. Otel, hostel, restoran ve barların sıralandığı şahane bir plaja sahip olan kasabanın olağanüstü güzellikte bir de manzarası var. Gerek yeme içme, gerekse konaklama ve aktivite ücretlerinin makul olduğu bu kasaba, kısıtlı izin süresi olanlar için mükemmel bir tatil yeri olduğunu söyleyebilirim.
El Nido çevresinde 45 muhteşem ada bulunuyor ve bunların birçoğunda yerleşim bulunmuyor. Bacuit Bay olarak adlandırılan bölge aynı zamanda Marine Park olarak koruma altına alınmış. Çevrede bulunan adaların bazıları ise özel mülk ve bu adaların bazılarında yerleşim bile yokken bazılarında son derece lüks resortlar bulunuyor. Bölge koruma altında olduğundan gelen turistlerden küçük bir ayak bastı ücreti alınıyor.
Yüzlerce irili ufaklı adaları, gizli plajları ve koyları, lagünleri ziyaret etmek için yapılan tekne turları mutlaka yapılmalı. Bembeyaz kumsallar, zümrüt yeşili deniz, zengin su altı yaşamı, şahane şnorkelle dalış noktaları, balıklar, deniz kaplumbağaları, mantralar, kartpostallarda görülecek şahane adalar, olağanüstü manzaralar ve dahası. Dolu dolu ve keyifli geçirilebilecek bir yer.
El Nido Otelleri: Ipil Travelodge El Nido, Island Front Cottages, El Nido Viewdeck Inn, El Nido Resort Miniloc Island, The Alternative
Boracay
Filipinler’in 7107 adası içerisinde en ünlü ve en turistik olanı ise Boracay. Son yıllarda Boracay Adası spor ve eğlencenin de merkezi haline geldi. 1970 yılına kadar ada sadece bir kaç köylünün balıkçılıkla uğraştığı bir yer iken, zamanla doğal güzellikleri keşfedilen Boracay, ülkenin ana turistik merkezlerinden biri haline geldi. Rus turistlerin her yıl artan ilgisiyle ada daha da kalabalıklaşıyor. Bembeyaz göz kamaştıran kumsallar, turkuaz deniz, şahane gün batımları ve yemyeşil doğa sunuyor. Tatil köyleri, lüks resortları ve aktiviteleri ile eğlence ve keyifli vakit geçirme odaklı bir tatil düşünenler için ideal olabilir.
Boracay Otelleri: La Carmela de Boracay, Boracay Garden Resort, Hotel Soffia Boracay,Alla Luna Rossa Beach Hotel Boracay
Vigan
Kolonyal dönem mimarisine sahip Vigan 16. yüzyılda kurulmuş olmasına rağmen hala o dönemden kalan İspanyol kasabası görünümünü korumuş. II.Dünya Savaşında zarar görmemiş olan kasaba UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer alıyor. Luzon Adası’nın kuzey ucunda bulunan Vigan’a Manila’dan 6 saatlik otobüs yolculuğu ile ulaşılabilir.
Taal Volcano
Dünyanın en küçük aktif volkanı olan Taal Volkanı, Manila’dan günlük turlarla ulaşmak mümkün. Bahçeleri ve hoş manzaralı restoranlarıyla ünlü Tagaytay kasabası yakınlarındaki volkan, büyükçe bir krater gölünün içerisinde yükseliyor. Taal volkanının içerisinde ise yine bir asit krater gölü bulunuyor. Tagatay’dan, krater gölü kıyısındaki Talisay köyüne jeepney veya trycle ile ulaşıp oradan tekneyle adaya geçiliyor. Adadan yarım saatlik bir yolu tırmanmak veya at sırtında giderek zirveye kolayca ulaşılabiliyor. Manila’dan Tagaytay’a ulaşmak ise otobüsle 2 saati buluyor. Trafiğin yoğun olduğu akşam saatlerinde süreler2 katını aşabiliyor.
Bohol
Chocolate Hills (Çikolata Tepeleri) ile bilinen Bohol, Filipinler’in 1 numaralı turistik destinasyonu sayılıyor. Dünyanın en küçük 2. memeli hayvanı olan tersier hayvanı burada yaşıyor. Kireçtaşı karstik kayalıkları ve göz kamaştıran beyaz kumlu plajlarıyla göz dolduran ada, motosiklet, araba kiralayarak veya organize turlar satın alarak keşfedilebilir. Filipinler’in en gözde yerlerinin başında yer alıyor. Manila’dan veya Cebu’dan Bohol’a uçmak mümkün. Bohol Adası yakınlarındaki Panglao Island ise en ünlü yerlerin başında geliyor. Sömürge dönemi mimarisi izlerini taşıyan çok sayıda tarihi binaları ve kiliseleri, nehir, şelale ve ormanları ile görmeye değer bir yer.
Cebu
Çok renkli festivalleriyle bilinen Cebu, ünlü denizci Macellan’ın da Filipinlerde karaya ilk adımını bastığı yer. Ülkenin en yoğun havalimanlarından birine sahip olan Cebu Adası, misafirlerinin tüm beklentilerini karşılıyor; dünya klasmanında lüks otel ve resortlar, restoranlar, Dumaguete ve Bohol şehirlerine yakın oluşu, diğer adalara ulaşımın kolaylığı ile dikkat çekiyor. Ocak ayında düzenlenen, dans gösterileriyle öne çıkan Sinulog Festivali ise renkli sahneleriyle Rio Karnavalını anımsatıyor.
Silk Air, Malaysia Airlines ve Cathay Pacific havayolları uluslararası Cebu havalimanına direkt seferler yapıyor. PAL, Cebu Pacific, Air Philippines, Asian Spirit, Astro Air ve Grand Air havayolları Manila-Cebu arası uçuş düzenliyor.
Filipinler Gece Hayatı
Ülkede hemen her şehrin bar, club, pub ve restoranların yoğun olduğu bir gece hayat caddesi bulunuyor. Ünlü DJ’lerin müzikleriyle bu sokaklarda sabaha kadar parti havasında bir atmosfer yaşanıyor.
Filipinler gece hayatı, Asya’nın en renkli ve hareketli gece hayatı olarak karşımıza çıkıyor.Pattaya ve Bangkok kadar olmasa da, ülkenin belli yerleri dikkat çekici bir hareketliliğe sahip: Manila’da Malate bölgesi; Makati’de Greenbelt, Glorietta, Rockwell Center; Pasay City’de Resorts World Manila; Quezon City’de Timog ve Tomas Morato Avenues ve Eastwood Libis ve Pasig City bölgesinde Ortigas Center gece hayatı meraklılarını kendisine çekiyor.
Asya’nın birçok ülkesinin gece kulüplerinde, yetenekli Filipinli müzik grupları görmek mümkün. Şahane İngilizce’leri ve etkili sahneleriyle Filipinliler kesinlikle şahane müzik yapıyorlar.
Manila’nın 80 km kuzeyinde yer alan Angeles City ise ülkede gece hayatı ve eğlencenin başkenti. Clark Uluslararası Havalimanı’na 10 dakika uzaklıkta olan şehirde, gece hayatı meraklılarını kendisine çekmeye çalışan 500’de fazla yabancı ve yerli bar ve gece kulübü bulunuyor. Angeles City, bir açıdan Filipinler’in Pattaya’sıdır denebilir.
Filipinler İklim
Filipinler tatili için en uygun zaman Ocak ve Mayıs ayları arasındaki sıcak ve kuru dönem. Daha serin hava sevenler için ise Kasım-Şubat arası daha uygun. Yağışlı sezon olan Temmuz-Ekim arası fırtına ve tayfunlar çok sık görülüyor ve tatil için pek elverişli değil. Bu sezonda tayfunlar, haber bültenlerine konu olacak kadar yıkımlara yol açabiliyor. Yine de bu sezonun ucuz uçak bileti ve uygun otel fiyatları açısından elverişli olduğunu hatırlatmakta fayda var. Ülkenin Cebu ve Davao bölgesi, yılın hemen her ayı ziyaret edilmeye uygun.
Filipinler Vizesi
Filipinler’e girişte kapıda ücretsiz 30 gün vize veriliyor. Filipinler turu yapmayı düşünep daha uzun süre kalmak isteyenler, Manila’nın tarihi bölgesi Ermita yakınlarındakiIntramuros’taki imigration ofisinde, 3,000 Peso (126 TL) ödeyerek 2 ay daha Filipinler vizesini uzatabilirler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.